Yeni Akit Haber Müdürü Zekeriya Say Hakkında Suç Duyurusu: Ferdi Zeyrek Paylaşımlarına Tepki

Manisa Barosu, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek’in vefatının ardından sosyal medyada yapılan tartışmalı paylaşımlar nedeniyle Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü Zekeriya Say hakkında Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Başsavcılığa sunulan dilekçede, halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama ile kişinin hatırasına hakaret suçlarından iddianame düzenlenerek kamu davası açılması talep edildi.

Suç Duyurusunun Gerekçeleri

Manisa Barosu Başkanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, merhum Ferdi Zeyrek’in vefatı üzerine Zekeriya Say’ın sosyal medya hesaplarından paylaştığı içeriklerin toplumsal barışı tehdit edici nitelikte olduğu vurgulandı. Baro yetkililerinin değerlendirmesine göre, söz konusu paylaşımlar yalnızca bir bireyin hatırasına yönelik hakaret boyutunda kalmayıp, aynı zamanda belirli kesimleri hedef alan ve toplumsal gerilimi tırmandırma potansiyeli taşıyan ifadeler içeriyordu.

Avukatlık Kanunu’nun 76. maddesinin barolara tevdi ettiği hak ve yetkiler çerçevesinde başlatılan hukuki süreç, barolar tarafından kamu yararının korunması misyonunun bir parçası olarak değerlendiriliyor. Bu tür vakalarda baronun devreye girmesi, hukukun üstünlüğü ilkesinin toplumun tüm kesimlerine eşit şekilde uygulanması amacını taşıyor.

Geniş Çaplı Tepki ve Dayanışma

Manisa Barosu’nun başlattığı hukuki süreç, Türkiye genelinde önemli bir dayanışma hareketini beraberinde getirdi. Ülke genelindeki 80 baronun ortak bir tutumla olaya tepki göstermesi, meslek örgütlerinin toplumsal hassasiyetlere verdiği önemin bir göstergesi olarak kabul ediliyor. Bursa Barosu başta olmak üzere birçok baro, Manisa Barosu’nun yanında yer aldıklarını açıklayarak hukuksuzluğa karşı ortak mücadele vurgusu yaptı.

CHP İstanbul İl Gençlik Kolları’nın da ayrı bir suç duyurusunda bulunması, konunun siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları tarafından da yakından takip edildiğini gösteriyor. Bu çok katmanlı tepki mekanizması, Türkiye’de ifade özgürlüğü ile nefret söylemi arasındaki sınırların toplumsal ve hukuki düzeyde yeniden tartışılmasına zemin oluşturdu.

Hukuki Sürecin Boyutları

Suç duyurusunda belirtilen iki temel suç tipi, Türk Ceza Kanunu’nun farklı maddelerinde düzenleniyor:

1. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu: Toplumun belirli kesimlerini hedef alan, sosyal barışı tehdit eden ve ayrımcılığı körükleyen ifadeleri kapsıyor. Bu suç tipi, son yıllarda sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte daha sık gündeme geliyor.
2. Kişinin hatırasına hakaret suçu: Vefat etmiş bir kişinin anısına ve değerlerine yönelik aşağılayıcı beyanları içeriyor. Bu suç tipinde, hem ölenin yakınlarının manevi hakları hem de toplumsal değerlere saygı ilkesi korunuyor.
3. Sosyal medya platformlarında sorumluluk: Dijital ortamlarda yapılan paylaşımların hukuki sonuçları, geleneksel medya ile aynı standartlara tabi tutuluyor ve yayın yöneticilerinin sorumluluğu giderek daha fazla tartışılıyor.

Medya Etiği ve Sorumluluk Tartışması

Yeni Akit Gazetesi Haber Müdürü gibi üst düzey bir medya yöneticisinin karıştığı bu vaka, Türkiye’de medya etiği ve gazetecilik sorumluluğu tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Haber müdürü pozisyonunda bulunan kişilerin sosyal medya kullanımında daha dikkatli olması gerektiği, meslek örgütleri ve akademisyenler tarafından sıklıkla vurgulanıyor.

Gazetecilik meslek ilkeleri çerçevesinde, her türlü yayın ve paylaşımda toplumsal barışın korunması, ayrımcılıktan kaçınılması ve insan onuruna saygı gösterilmesi temel prensipler arasında yer alıyor. Bu ilkelerin ihlali durumunda hem idari hem de ceza hukuku yaptırımları devreye girebiliyor.

Toplumsal Etkileri ve Beklentiler

Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yapacağı soruşturma ve değerlendirme sonucunda açılacak olası davanın seyri, benzer vakalara emsal teşkil etme potansiyeline sahip. Hukuk camiası, bu tür davaların toplumsal barışın korunması ve nefret söylemine karşı mücadelede caydırıcı bir rol oynayabileceği görüşünde.

Manisa halkı ve yerel yöneticiler, hukuki sürecin adaletle sonuçlanmasını beklerken, merhum Ferdi Zeyrek’in anısına saygı gösterilmesi konusunda hassasiyet gösteriyor. Sosyal medyada başlatılan destek kampanyaları, toplumun bu konuya verdiği tepkinin boyutlarını ortaya koyuyor.

Olayın medya yansımaları, Türkiye’de ifade özgürlüğü sınırları, sosyal medya sorumluluğu ve nefret söylemiyle mücadele konularında kapsamlı bir toplumsal farkındalık yaratırken, benzer durumların tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınması gerektiği vurgulanıyor.