Türkiye genelinde 2025-2026 eğitim öğretim yılının başlamasıyla birlikte okullarda yaşanan eksikliklerin gündemi meşgul etmeye devam ettiği 9 Eylül itibariyle, Milli Eğitim Bakanlığı’ndan gelen açıklamalara rağmen veliler arasında kayıt ücreti tartışmaları sürüyor.
Okullar Eksiklerle Eğitime Başladı
Yeni eğitim öğretim yılının ilk günlerinde özellikle altyapı eksiklikleri dikkat çekiyor. Bakanlık yetkilileri “kayıt parası yok” açıklaması yaparken, sahada farklı uygulamalarla karşılaşan veliler bu duruma tepki gösteriyor. Öğretmen eksikliği, derslik yetersizliği ve teknolojik altyapı sorunları öne çıkan problemler arasında yer alıyor.
Türkiye’nin son yıllarda eğitim alanında gerçekleştirdiği yatırımlara rağmen, özellikle büyük şehirlerdeki nüfus artışı ve yeni yerleşim alanları nedeniyle okul kapasitesi yetersizlikleri yaşanmaya devam ediyor. 2024 yılında açılan yeni okullarla birlikte toplam okul sayısı artarken, öğretmen atamaları konusunda hala eksiklikler bulunuyor.
Veliler Kayıt Ücreti Konusunda Endişeli
Bakanlığın resmi açıklamalarına rağmen bazı okullarda kayıt işlemleri sırasında çeşitli ücretlerin talep edildiği iddiaları gündemde. Bu durum özellikle orta ve düşük gelirli aileleri zorluyor. Eğitim sendikalarının da yakından takip ettiği konu, toplumsal tepkilere neden oluyor.
Devlet okullarında eğitimin ücretsiz olması ilkesine rağmen, okul aile birliklerinin faaliyetleri ve çeşitli sosyal etkinlikler için yapılan harcamalar konusunda netlik aranıyor. Veliler, şeffaf bir sistem oluşturulması gerektiğini vurguluyor.
Bölgesel Farklılıklar Dikkat Çekiyor
Eğitim sistemindeki sorunlar coğrafi bölgelere göre farklılık gösteriyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde öğretmen eksikliği daha yoğun yaşanırken, büyük şehirlerde fiziki altyapı yetersizlikleri ön plana çıkıyor.
- Öğretmen atamaları konusunda bölgesel dengesizlik
- Teknolojik donanım eksiklikleri
- Ulaşım sorunları
- Derslik kapasitesi yetersizlikleri
Ekonomik Veriler Eğitime Yansıyor
Türkiye’nin 2024 yılında 117,2 milyar dolarlık hizmet ihracatı gerçekleştirdiği dönemde, eğitim sektörüne ayrılan bütçenin etkin kullanımı önem kazanıyor. Hububat sektörünün 8 ayda 8 milyar doları aşan ihracatı ile ekonomideki pozitif gelişmelerin eğitim yatırımlarına da yansıması bekleniyor.
Eğitim teknolojilerindeki gelişmeler ve dijital dönüşüm sürecinde Türkiye’nin attığı adımlar uluslararası platformlarda takdir görürken, bu değişimin tüm okullara eşit şekilde yansıması için ek kaynak ihtiyacı bulunuyor.
Uzun Vadeli Çözüm Önerileri
Eğitim uzmanları, yaşanan sorunların çözümü için kapsamlı bir reform paketi hazırlanması gerektiğini belirtiyor. Bu paket içerisinde öğretmen yetiştirme sisteminin güncellenmesi, okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması ve teknolojik altyapının güçlendirilmesi öncelikli alanlar olarak görülüyor.
Ayrıca, okul-aile-toplum işbirliğinin artırılması ve yerel yönetimlerin eğitim süreçlerine daha aktif katılımının sağlanması önerilen çözümler arasında yer alıyor. Bu yaklaşımın, özellikle dezavantajlı bölgelerdeki eğitim kalitesinin artırılmasında etkili olacağı değerlendiriliyor.