Hollandalı bisikletçi Mathieu van der Poel, 13 Nisan 2025 tarihinde düzenlenen Paris-Roubaix klasiğinde üst üste üçüncü zaferini elde ederek bisiklet tarihine adını altın harflerle yazdırdı. Alpecin-Deceuninck takımının 30 yaşındaki yıldızı, dünya şampiyonu Tadej Pogačar ile yaşadığı dramatik mücadelenin ardından “Kuzey Cehenneminin Kraliçesi” olarak bilinen bu prestijli yarışın 122. edisyonunu kazanmayı başardı.
Van der Poel’in bu başarısı, onu Paris-Roubaix tarihinde art arda üç kez kazanan sadece üçüncü sporcu yaparak, 1900’lerin başında Octave Lapize ve 1970’lerin sonunda Francesco Moser’in ardından bu nadir başarıya imza atan isim oldu. Hollandalı şampiyon aynı zamanda bu yarışı toplam üç kez kazanan sekizinci bisikletçi unvanını da elde etti.
Pogačar’ın İlk Paris-Roubaix Deneyimi
Yarışın en büyük sürprizlerinden biri, Tour de France şampiyonu Tadej Pogačar’ın ilk kez katıldığı Paris-Roubaix’de ikinci sırayı elde etmesi oldu. UAE Team Emirates XRG forması giyen Slovenya’lı sporcu, 38 kilometre kala yaşadığı düşüşe rağmen podyumun ikinci basamağına çıkmayı başardı. Bu durum, 1991’de Greg LeMond’dan sonra bir Tour de France galibinin Paris-Roubaix’ye katılımı açısından tarihi bir an olarak kayıtlara geçti.
259 kilometrelik zorlu parkurda toplam 175 sporcu yarışa başlarken, 58 sporcu yarışı tamamlayamadı ve bunların beşi zaman sınırını aşarak sıralama dışı kaldı. Yarış boyunca van der Poel, Pogačar ve üçüncülüğü elde eden Danimarkalı Mads Pedersen’in belirleyici atakları damga vurdu.
Dramatik Anlar ve Zafer Yolu
Yarışın en kritik anlarından biri, Pogačar’ın 9. pavé sektöründe yaşadığı düşüş oldu. Dünya şampiyonu bisiklet değiştirmek zorunda kalırken, van der Poel ile arasındaki mesafe açıldı. Hollandalı sporcu ise yarışın son bölümlerinde seyircilerden birinin attığı su şişesiyle yüzüne vurilması ve Carrefour de l’Arbre sektöründe lastik patlatması gibi aksilikler yaşamasına rağmen zaferini korumayı başardı.
Van der Poel’in bu galibiyeti, sadece bireysel bir başarı olmakla kalmayıp, klasik yarışlardaki hakimiyetini de pekiştirdi. Son yıllarda Amstel Gold Race ve Flanders Turu gibi prestijli organizasyonlarda da podyuma çıkan Hollandalı sporcu, tek günlük yarışlardaki üstünlüğünü kanıtlamaya devam ediyor.
Takım Stratejileri ve Hazırlık Süreci
Alpecin-Deceuninck takımı, van der Poel’e Jasper Philipsen ve Silvan Dillier ile güçlü bir destek sağlayarak yarışa hazırlandı. Takımın stratejisi, lideri kritik anlarda yalnız bırakmamak üzerine kuruluyordu ve bu yaklaşım sonuç verdi.
UAE Team Emirates XRG ise Pogačar’ın ilk Paris-Roubaix deneyimi için özel bir hazırlık programı uygulamıştı. Slovenya’lı sporcu, Şubat ayında takım arkadaşı Tim Wellens ile birlikte parkuru keşfetmiş ve cobblestone sektörlere adapte olmaya odaklanmıştı.
Bisiklet Dünyasındaki Yansımalar
Van der Poel’in üçüncü zaferinin bisiklet camiasındaki yankıları büyük oldu. Uzmanlar, Hollandalı sporcunun fiziksel gücü ve taktiksel zekasiyla klasik yarışlarda yeni bir dönem başlattığını belirtiyor. Özellikle genç sporcular için ilham kaynağı olan van der Poel, Hollanda bisikletinin klasik yarışlardaki gücünü temsil ediyor.
Yarışın diğer favorileri arasında gösterilen Wout van Aert, Filippo Ganna ve Jasper Philipsen gibi deneyimli isimler ise beklentileri karşılayamayarak ilk üçe girmeyi başaramadı. Bu durum, Paris-Roubaix gibi öngörülmesi zor yarışlarda form ve şansın ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gösterdi.
Gelecek Hedefler
Van der Poel’in bu başarısının ardından gelecek sezonlardaki hedefleri merak konusu oldu. Hollandalı sporcu, dördüncü zaferle tarihi bir rekor peşinde koşarken, Pogačar’ın da bu yarışa adaptasyonunu tamamlaması durumunda gelecek yıllar daha da heyecanlı rekabetlerin yaşanacağı öngörülüyor.
2025 Paris-Roubaix’i, van der Poel’in klasik yarışlardaki dominasyonunu pekiştiren bir organizasyon olarak tarihe geçerken, Pogačar’ın başarılı debütü de gelecek yıllarda bu rekabeti daha da kızıştıracağını gösteriyor.