New York’un kalbi Times Meydanı’nda bulunan 12 fit yüksekliğindeki bronz heykel, Amerika’da ırk ve temsil tartışmalarını yeniden alevlendirdi. İngiliz sanatçı Thomas J. Price’ın “Grounded in the Stars” adlı eseri, 29 Nisan’da açılışından bu yana toplumsal kutuplaşmanın odağında yer alıyor.
Günlük kıyafetler giymiş siyahi bir kadını betimleyen heykel, ellerini kalçalarına dayamış pozuyla dikkat çekiyor. Sanatçının “insan durumu ve kültürel çeşitlilik üzerine derin düşüncelere” yol açmak istediğini belirttiği eser, beklenmedik şekilde hem savunucular hem de sert eleştirmenler buldu.
Toplumsal Tepkiler ve Eleştiriler
Times Square Arts direktörü Jean Cooney, eserin “günlük insanlığa saygı duygusu” aşıladığını savunsa da, sosyal medyada farklı ırklardan insanlar tarafından yoğun eleştiriler geldi. Change.org platformunda açılan ve “genç siyahi bir kadın” tarafından başlatılan dilekçe, heykelin derhal kaldırılması ve kamuoyu özrü talep ediyor. Söz konusu dilekçe 2400 imza topladı.
Eleştirmenler, heykelin “siyahi kadınların çarpık bir imajını” sunduğunu, bazıları ise “canavarca” ve “saygısız” olduğunu öne sürüyor. Sosyal medya yorumlarında “Bu solcu saçmalık, sadece beyazları kızdırmak için yapılmış. Yorumlara bakılırsa siyahlar da beğenmiyor” şeklinde tepkiler yer alıyor.
Sanat ve Temsil Tartışması
Heykelin savunucuları, sıradan bir insanın bu denli önemli bir mekanda temsil edilmesinden memnun olduklarını belirtiyor. Times Square Arts yetkilileri, Price’ın çalışmasının “kimlik ve temsil konusundaki önyargılarla yüzleşme” amacını taşıdığını vurguluyor.
Bazı ziyaretçiler ise tartışmanın kendisinin eserin amacına hizmet ettiğini düşünüyor. Bir turist, “Eğer konuşuluyor ve insanları rahatsız ediyorsa, o zaman mükemmel, işini yapıyor” yorumunu yaptı.
Sanatsal Referanslar
Price’ın figürü, Michelangelo’nun David heykeline gönderme yapan bir duruşla tasarlanmış. Sanatçının pratikleri, geleneksel olarak tarihsel figürlere ayrılan anıtsal heykel geleneğini günümüz insanına yönelik olarak yeniden yorumluyor.
Kimlik ve Anıtsallık Sorgusu
Tartışmanın merkezinde, kimlerin anıtlaştırılmaya değer görüldüğü sorusu yer alıyor. Eleştirmenler, Harriet Tubman, Rosa Parks gibi tarihsel figürler yerine “anonim” birinin seçilmesini sorguluyor. Facebook’ta bir kullanıcı şu yorumu yaptı: “Siyahi bir kadın heykeli konusunda sorun yok ama onurlandırılacak birini seç. Harriet Tubman, Rosa Parks, Sojourner Truth, Shirley Chisholm… Bunların herhangi biri harika seçim olurdu. Bunun yerine Walmart kıyafetli rastgele şişman bir kadın.”
Rhonda Porter gibi New York ziyaretçileri özellikle heykeli görmek için Times Meydanı’na uğruyor. Porter, Denzel Washington’ın Othello oyununu izlemeye gelmesine rağmen öncelikle heykeli görmek istediğini belirtti.
Geçici Sergi ve Gelecek
Heykelin geçici bir enstalasyon olduğu ve yakında kaldırılacağı belirtiliyor. Bu durum, toplumsal tartışmaların sanat eserleri üzerindeki etkisini ve kalıcılık konusundaki yaklaşımları sorgulatıyor.
Price’ın eseri, 2025 yılında Amerika’da ırk, beden imajı ve toplumsal temsil konularının hâlâ ne denli hassas olduğunu gösteriyor. Sanatçının amacı olan “anlamlı bağlantılar kurma” hedefi, beklenmedik şekilde toplumsal ayrışmaları da beraberinde getirdi.