Kanadalı bisikletçi, Amerika’nın kıtasal geçişini kapsayan en zorlu dayanıklılık yarışlarından biri olan Race Across America’da (RAAM) tarih yazdı ve bu prestijli yarışı kazanan ilk kadın sporcu unvanını elde etti.
Rekor Kıran Performans
3,000 millik (yaklaşık 4,800 kilometre) zorlu parkuru tamamlayan Kanadalı sporcu, aşırı sıcaklarda pedal çevirirken halüsinasyonlar yaşadığını ve zihinsel sınırlarını zorladığını belirtti. Yarış, Kaliforniya’dan Maryland’e kadar uzanan rotada gerçekleşti ve katılımcılar maksimum 12 gün içinde mesafeyi tamamlamak zorundaydı.
Ultra-dayanıklılık bisiklet yarışlarında kadın katılımının son yıllarda artış gösterdiği gözlemleniyor. 2024 yılında dünya çapında bu tür ekstrem sporlara katılan kadın sporcu sayısı bir önceki yıla göre yüzde 23 artmış durumda.
Fiziksel ve Zihinsel Zorluklar
RAAM yarışı, katılımcıları sadece fiziksel değil aynı zamanda zihinsel olarak da sınırlarına kadar zorluyor. Sporcular günde ortalama 2-3 saat uyuyabilirken, geri kalan zamanda pedal çevirmek zorunda kalıyor. Aşırı yorgunluk ve uyku yoksunluğu nedeniyle yaşanan halüsinasyonlar, bu yarışın karakteristik özelliklerinden biri haline gelmiş durumda.
Kanadalı şampiyon, yarış boyunca günde 8,000-10,000 kalori yakarak, vücut ağırlığının yüzde 8’ini kaybettiğini ifade etti. Çöl bölgelerinden geçerken termometrenin 45 derece sıcaklığı gösteren anlarda bile yarışa devam etmek zorunda kaldı.
Beslenme ve Strateji
Yarış stratejisinin en kritik kısmını beslenme protokolü oluşturdu. Sporcu, saatte ortalama 400-500 kalori alım hedefleyerek, özellikle sıvı gıdalar ve enerji jellerine odaklandı. Destek ekibi, 24 saat boyunca rotası boyunca takip ederek gerekli lojistik desteği sağladı.
Dayanıklılık Sporlarında Kadın Başarısı
Bu zafer, ultra-dayanıklılık sporlarında kadın sporcuların artan başarısının önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Özellikle uzun mesafe bisiklet yarışlarında kadın atletlerin performansı, son dönemde erkek meslektaşlarıyla rekabet edebilir seviyeye ulaştı.
Türkiye’de de ultra-dayanıklılık sporlarına ilgi artıyor. İstanbul’dan Ankara’ya bisiklet turu gibi uzun mesafe etkinlikleri, yerli sporcular arasında popülerlik kazanırken, kadın katılımcı sayısı her yıl istikrarlı şekilde yükseliyor.
Yarışın Teknik Detayları
Race Across America, 1982 yılından beri düzenlenen ve dünya çapında ultra-dayanıklılık bisiklet yarışlarının en prestijlisi kabul edilen organizasyondur. Katılımcılar, deniz seviyesinden 3,300 metre yüksekliğe kadar değişen rakımlarda pedal çeviriyor ve toplam 52,000 metre tırmanış yapıyor.
Yarışma kuralları oldukça katı olup, sporcuların belirlenen kontrol noktalarından geçmeleri ve zaman sınırları içinde kalmaları zorunlu. Herhangi bir doping testinde pozitif çıkan yarışmacı derhal diskalifiye ediliyor.
Teknolojik Destek
Modern teknoloji, bu tür ekstrem yarışlarda büyük rol oynuyor. GPS takip sistemleri, kalp ritmi monitörleri ve performans analiz cihazları sayesinde sporcuların durumu sürekli izleniyor. Ayrıca, meteoroloji verileri anlık olarak takip edilerek rota değişiklikleri yapılabiliyor.
Bu tarihi zafer, kadın sporcuların ultra-dayanıklılık alanındaki potansiyelini bir kez daha gözler önüne serdi ve gelecek nesil sporculara ilham kaynağı olacağı değerlendiriliyor.