Türkiye’nin en prestijli bisiklet yarışı olan 60. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu, nisan ayında Antalya’dan başlayarak önemli bir kilometre taşını geride bıraktı. Altmış yıllık köklü geçmişiyle UCI Avrupa Turları takvimindeki yerini koruyan organizasyon, hem ulusal hem de uluslararası bisiklet camiasında dikkat çekici bir performans sergiledi.
Tarihi Organizasyonun Detayları
27 Nisan’da Antalya’nın Konyaaltı Caddesi üzerindeki Atatürk Parkı’ndan start alan yarış, toplamda 1153 kilometrelik zorlu bir parkuru kapsadı. Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ın verdiği startla başlayan organizasyon, 4 Mayıs’ta İzmir’de sona erdi.
İlk etap Antalya-Antalya güzergahında 132 kilometre olarak planlandı. Yarışın açılış törenine Spor Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Veli Ozan Çakır, Antalya Valisi Hulusi Şahin ve Türkiye Bisiklet Federasyonu Başkanı Emin Müftüoğlu da katıldı.
Katılımcı Profili ve Uluslararası Boyut
TUR 2025’e üç kıtadan 13 ülkeden toplam 23 takım katıldı. Organizasyonda 161 bisikletçi sekiz etap boyunca mücadele etti. Yarışın uluslararası niteliği, UCI’nin “ProSeries” kategorisindeki Türkiye’nin tek bisiklet yarışı olmasıyla pekişti.
Türkiye’den üç takım organizasyonda yer aldı:
- İstanbul Büyükşehir Belediyespor
- Spor Toto
- Konya Büyükşehir Belediyespor
Katılımcı takımların dağılımına bakıldığında üç Dünya Turu takımı, 13 profesyonel takım ve yedi kıta takımının pelotonda mücadele ettiği görüldü.
Etap Güzergahları
Yarışın etap planlaması Türkiye’nin güney ve batı kıyılarını kapsayan stratejik bir rota izledi. İkinci etap Kemer-Kalkan arasında 167,4 kilometre, üçüncü etap Fethiye-Marmaris güzergahında 175,9 kilometre olarak belirlendi. Dördüncü etap Marmaris-Akyaka (Kıran) arasında 115,4 kilometre, beşinci etap ise Marmaris-Aydın rotasında 151 kilometre mesafe kapsadı.
Organizasyonun Tarihi Önemi
1963 yılında Marmara Turu olarak hayata geçen organizasyon, 1965’te uluslararası nitelik kazanarak Cumhurbaşkanlığı himayelerine alındı. Altmış yıllık geçmişiyle Türk bisikletinin gelişimine önemli katkılar sağlayan yarış, ülkenin spor turizmi açısından da stratejik değer taşıyor.
Bisiklet sporunda Türkiye’nin uluslararası tanınırlığını artıran organizasyon, her yıl dünyanın dört bir yanından profesyonel sporcuları ağırlıyor. Bu yılki organizasyon da bu geleneği sürdürerek, ülkenin doğal güzelliklerini bisiklet sporuna entegre etti.
Turizm ve Ekonomik Etki
Yarışın geçtiği güzergahlar, Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerini kapsıyor. Antalya’dan başlayarak Akdeniz kıyılarını takip eden rota, hem yerli hem de yabancı bisiklet tutkunlarının ilgisini çekti. Organizasyon, bölge ekonomisine önemli katkı sağlarken, sürdürülebilir turizm modelinin de örneğini oluşturdu.
Sekiz günlük yarış programı, katılımcı sporculara Türkiye’nin coğrafi çeşitliliğini deneyimleme fırsatı sundu. Kıyı şeridi boyunca uzanan parkur, teknik zorlukları ve manzara güzellikleriyle dikkat çekti.