Oroel Park Projesine Büyük İtiraz: Koruma Vakfı Jaca’da Yer Değişikliği Talep Ediyor

2025 Paris-Roubaix Bahis Rehberi: En İyi Oranlar, Expert Tahminleri ve Canlı İzleme Kılavuzu

Doğa Koruma Vakfı, Antalya’da planlanan büyük çaplı turizm projesi Oroel Park’ın nesli tükenmekte olan sakallı akbabaların yaşam alanından uzaklaştırılması için resmi başvuruda bulundu. Vakıf yetkilileri, projenin mevcut konumunun kritik öneme sahip kuş türlerinin üreme döngüsünü tehdit ettiğini belirtti.

Proje Yeniden Konumlandırılmalı

Türkiye Doğa Koruma Derneği Başkanı Dr. Mehmet Özkan, sakallı akbabaların Türkiye’de yalnızca 150-200 çift halinde yaşadığını ve her yıl sayılarının azaldığını açıkladı. Özkan, “Oroel Park projesi şu anki planlandığı bölgede hayata geçirilirse, bu nadir türün son sığınak alanlarından birini kaybetmiş olacağız” dedi.

Proje kapsamında 500 dönümlük alanda otel kompleksi, golf sahası ve eğlence tesisleri inşa edilmesi öngörülüyor. Ancak bu alanın sakallı akbabaların beslenme rotası üzerinde yer alması çevreci grupları harekete geçirdi.

Sakallı Akbabaların Kritik Durumu

Sakallı akbaba (Gypaetus barbatus), kemikleri parçalayarak besinen tek akbaba türü olarak biliniyor. Bu özelliği nedeniyle ekosistemin vazgeçilmez bir parçası olan tür, habitat kaybı ve insan faaliyetleri nedeniyle ciddi tehdit altında bulunuyor.

  1. Türkiye’deki popülasyon son 20 yılda %40 oranında azaldı
  2. Üreme başarısı oranı %60’tan %35’e düştü
  3. Ortalama yaşam süresi 25 yıldan 18 yıla geriledi

Ornitolog Prof. Dr. Ayşe Kılıç, sakallı akbabaların çok geniş alanlarda beslendiklerini ve günde 200 kilometreye kadar uçabileceklerini belirterek, “Bir alandaki değişiklik tüm bölgedeki popülasyonu etkileyebilir” uyarısında bulundu.

Alternatif Lokasyon Önerileri

Doğa koruma uzmanları, Oroel Park projesinin tamamen iptal edilmesinin değil, daha uygun bir lokasyona taşınmasının istendiğini vurguluyor. Önerilen alternatif alanlar arasında sahil kesimindeki düşük ekolojik değerli bölgeler ön plana çıkıyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkilileri, konuyla ilgili değerlendirmelerin sürdüğünü ve tüm paydaşların görüşlerinin alınacağını açıkladı. Bakan Yardımcısı Fatma Gül Eren, “Ekonomik kalkınma ile doğa korumanın dengesini gözetmek zorundayız” ifadesini kullandı.

Uluslararası İzleme Programları

Türkiye’nin AB uyum sürecinde biyoçeşitlilik koruma yükümlülükleri de projenin geleceğinde belirleyici rol oynuyor. Avrupa Çevre Ajansı’nın raporlarına göre, Türkiye nesli tükenmekte olan türlerin korunması konusunda önemli adımlar atmış ancak habitat korumasında yetersiz kalıyor.

Proje yatırımcıları ise ekonomik kayıpları önlemek için hızlı bir karar beklediklerini belirtiyor. Ancak çevre değerlendirme süreci en az 6 ay daha devam edecek.