Mattia Ahmet Minguzzi Cinayeti Davasında Başsavcılıktan Kritik Bıçak Açıklaması Geldi

[Veloturk Gran Fondo Çeşme]

İstanbul Kadıköy’de 24 Ocak 2025 tarihinde yaşanan ve 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan bıçaklı saldırı davasında yeni gelişmeler yaşanıyor. Anadolu 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın beşinci duruşmasında savcılık, esas hakkındaki mütalaasında iki ana sanık için ağır ceza talep ederken, mahkeme heyeti dört sanığın da tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Dava, 21 Ekim 2025 tarihine ertelendi.

Savcılıktan Ağır Ceza Talebi

Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan esas hakkındaki mütalaada, olay sırasında 15 yaşında olan sanıklar Berkay Budak ve Umutcan Baba’nın “çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan 24’er yıl hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Dava dosyasında, başlangıçta iki sanıklı olan ana dava ile sonradan tutuklanan iki sanığın dosyalarının birleştirilmesiyle yargılanan sanık sayısı dörde yükseldi. Diğer iki sanık olan 17 yaşındaki Ayberk Doğan ve 14 yaşındaki Kerim Özbağ ise “çocuğu kasten öldürme suçuna yardım” suçundan yargılanıyor.

Olayın Ayrıntıları ve Kronolojisi

Olay, 24 Ocak 2025 tarihinde Kadıköy Hasanpaşa’daki tarihi salı pazarında meydana geldi. Özel İtalyan Lisesi öğrencisi Mattia Ahmet Minguzzi, kaykay malzemesi almak için arkadaşlarıyla birlikte pazara gittiğinde, daha önce tanımadığı gençlerle karşılaştı. İddianamede yer alan bilgilere göre, aralarında başlayan tartışmanın ardından sanıklardan Berkay Budak, Minguzzi’yi önce ittirdi, ardından yumruk attı ve beş kez bıçakladı. Yere düşen Minguzzi’ye diğer sanık Umutcan Baba’nın tekme attığı belirlendi.

Olay yerinde çevredeki vatandaşların müdahalesinin ardından sanıklar kaçarken, ağır yaralanan Minguzzi yoğun bakım ünitesine kaldırıldı. Saldırının ertesi günü beyin ölümü gerçekleşen genç, 17 gün süren tedavinin ardından 9 Şubat 2025 tarihinde hayatını kaybetti. Adli Tıp Kurumu’ndan alınan otopsi raporunda, vücudunda üç kesici alet yaralanması ve göğsünde delici alet yarası bulunan Minguzzi’nin ölüm nedeninin kesici aletle saldırıya bağlı iç organ yaralanması olduğu tespit edildi.

Duruşmada Yaşanan Gerginlik

Beşinci duruşmada, dört sanık ilk kez aynı anda hakim karşısına çıktı. Duruşma sırasında önemli bir gerginlik yaşandı. Davaya sonradan eklenen sanıklardan birinin avukatı, müvekkilinin ilkokul döneminde aldığı kaynaştırma raporunu mahkemeye sundu. Dikkat dağınıklığı ve konuşmada güçlük gibi ayrıntılar içeren bu raporun mahkemeye sunulması, Minguzzi ailesinin ve yakınlarının tepkisine neden oldu.

Kaynaştırma raporu, IQ seviyesi belli sınırın altında olan ve öğrenme güçlüğü çeken çocuklara verilen bir belgedir. Ancak bu raporun cinayet davasında kullanılması girişimi, salonda bulunan Minguzzi’nin yakınları tarafından sert tepkiyle karşılandı. Aile yakınlarının “Adam öldürürken engelli değiller, şimdi mi engelliler? Utanmadan katillere engelli mi diyeceksiniz?” şeklindeki sözleri duruşma salonunda gerginliğin artmasına yol açtı. Mahkeme heyeti gerginlik nedeniyle duruşmaya ara verdi.

Tanık İfadeleri ve Çapraz Sorgu

Aradan sonra sanıkların çapraz sorgusuna geçildi. Mahkeme, olay günü pazarda bulunan pazarcıları tanık sıfatıyla dinledi. Tanıkların ifadeleri, olayın gelişim sürecine ve sanıkların olay öncesi ve sonrası davranışlarına ilişkin önemli detaylar içerdi. Mahkeme heyeti, tüm sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verirken, sanıklara ve avukatlarına savcılığın mütalaasına karşı savunmalarını hazırlamaları için süre tanıdı.

Mattia Ahmet Minguzzi Kimdi

23 Nisan 2010 tarihinde İstanbul’da doğan Mattia Ahmet Minguzzi, İtalyan şef Andrea Minguzzi ile Türk çellist Yasemin Akıncılar Minguzzi’nin oğluydu. Misano Adriatico kökenli babası, İstanbul’daki Fransız konsolosluğunda çalışıyordu. Özel İtalyan Lisesi’nde öğrenim gören Minguzzi, kaykay sporuna ilgi duyan ve arkadaşları tarafından sevilen bir gençti.

Kamuoyunda Geniş Yankı

Olay, sadece Türkiye’de değil, uluslararası basında da geniş yer buldu. Olayın cep telefonu kameralarıyla kaydedilmesi ve bu görüntülerin sosyal medyada yayılması, kamuoyunun tepkisini daha da artırdı. Özellikle gençler arasındaki şiddet olaylarının artışı konusu, olay sonrasında Türkiye’de yoğun bir şekilde tartışılmaya başlandı.

Sosyal medyada sanıklara engelli raporu verildiği iddiası milyonlarca görüntülenme alarak gündem oldu. Birçok kullanıcı duruma tepki gösterirken, adalet sisteminin işleyişine yönelik eleştiriler de gündeme geldi. Ailenin ve toplumun adalete olan güveni, davanın seyrini yakından takip edenlerin ana gündem maddesini oluşturuyor.

Hukuki Süreç ve Beklentiler

Dava dosyasının birleştirilmesiyle birlikte yargılama süreci daha kapsamlı bir hal aldı. Başlangıçta iki sanıklı olan dava, bilirkişi raporlarının ardından diğer iki şüphelinin de cesaretlendirici davranış gösterdikleri tespitiyle genişletildi. Savcılık, bu kişilerin diğer iki sanıkla birlikte hareket ettiklerini ve olayda aktif rol oynadıklarını savunuyor.

Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, sanıkların yaşlarının küçük olması nedeniyle özel hükümler uygulanıyor. Türk Ceza Kanunu’na göre, suç tarihinde 15 yaşını doldurmamış olan çocuklar için farklı ceza indirimleri öngörülüyor. Ancak kamuoyunun adalete olan beklentisi ve ailenin acısı göz önüne alındığında, mahkemenin vereceği karar büyük önem taşıyor.

Önümüzdeki Duruşma

21 Ekim 2025 tarihinde görülecek olan duruşmada, sanıkların ve avukatlarının savcılık mütalaasına karşı savunmalarının dinlenmesi bekleniyor. Mahkeme heyetinin bu savunmaları değerlendirdikten sonra vereceği karar, Türkiye’de gençlik şiddeti konusunda önemli bir örnek teşkil edecek. Ailenin avukatları, en ağır cezanın verilmesi için mücadele ederken, sanık avukatları müvekkillerinin lehine çeşitli hukuki argümanlar sunmaya devam ediyor.

Dava, hem hukuki hem de toplumsal açıdan Türkiye gündeminde önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Gençler arasındaki şiddet olaylarının önlenmesi, bıçak taşıma konusunda caydırıcı tedbirlerin alınması ve adalet sisteminin etkin işlemesi konularında kamuoyunun beklentileri artmış durumda.