Jasper Philipsen: Paris-Roubaix Kazanma Beni Çok Motive Ediyor, Sanremo’da Cipressa Saldırısı Olursa Veda

Alpecin-Deceuninck’in Yıldız Sprinter Philipsen, Paris-Roubaix Rüyasıyla Motivasyon Buluyor

Belçikalı profesyonel bisikletçi Jasper Philipsen, klasik yollar üzerinde daha geniş hedeflere odaklanarak kariyer stratejisini yeniden şekillendiriyor. Alpecin-Deceuninck takımının önemli isimlerinden biri olan Philipsen, özellikle Paris-Roubaix’de zafer elde etme arzusu tarafından güdülendiğini belirtirken, bu hedefiniz kendisine her gün antrenman yapmak için gerekli motivasyonu sağladığını vurguluyor.

Klasik Yolların Tutkusu

Philipsen, Paris-Roubaix’in kendi DNA’sında yer aldığını ve bu tür yarışların neden bisiklete binmeye başladığını açıklayan temel motivasyonu oluşturduğunu belirtiyor. Belçikalı sporcunun, ünlü takım arkadaşı Mathieu van der Poel’in gölgesinde kalmasına rağmen, Paris-Roubaix’de iki kez ikinci olduğu kaydediliyor. Bu başarısızlıklar ise onu daha da kararlı kılmış görünüyor.

Philipsen, “Paris-Roubaix, benim yaşadığım yarış ve beni tutkuya ve heyecana kaptan sürüyor” ifadelerini kullanarak duygularını açıkça ifade ediyor. Sprinterlik özelliğine sahip bir bisikletçi olarak, ileri yaşlarda tamamıyla volte yarışlarına yönelmek istese de, klasiklerde mücadele etmek için şimdinin en uygun zaman olduğuna inanıyor.

Milano-Sanremo Tecrübesi ve Beklentiler

2024 yılında Milano-Sanremo’yu kazanarak bir Monumento zaferini kayıt altına alan Philipsen, bu başarısının tekrarlanması konusunda ise oldukça temkinli görünüyor. Özellikle Cipressa tırmanışında rakipler tarafından saldırı başlatılması durumunda, kendi fiziksel özelliklerinin yetersiz kalacağını açık bir şekilde belirtiyor.

Philipsen’in istatistikleri incelendiğinde, 2023 yılında 19 zafer, 2024’te 9 zafer ve 2025’in ilk aylarında 7 zafer kaydettiği görülüyor. 2025 Tour de France’da ilk etapı kazanarak mavi mayayı giymiş olmasına rağmen, sezonun ilerleyen safhasında yaşadığı yaralanma nedeniyle yarıştan çekilmek zorunda kaldı.

Antrenman Metodolojisi ve Bisikletçi Gelişimi

Profesyonel sprinteri karakterize eden antrenman sistemi, diğer disiplinlerden oldukça farklı bir yapı sunuyor. Volte yarışlarından klasiklere geçiş yaparken, antrenman rejiminin radikal bir şekilde değiştirilmesi gerekiyor. Grup antrenmanlarından münferit çalışmalara doğru bu dönüşüm, sprinterler için karakteristik bir zorluk teşkil ediyor.

Philipsen, bu geçiş döneminde önemli bir felsefi yaklaşım benimsemiş durumdadır: “Risk almadığında kazanamıyorsun.” Bu anlayış, onu klasik yollarında daha agresif bir taktik sergilemeye ve gelişkin yarış situasyonlarında daha fazla sorumluluk almaya yönlendiriyor.

Tadej Pogaçar ve Rekabet Ortamı

Paris-Roubaix’de zafer elde etme hedefi, Tadej Pogaçar gibi güçlü rakiplerle karşılaşmak anlamına geliyor. Slovenyalı bisikletçi, 2025’te bu yarışta ikinci sırada yer aldığını ve gelecek yıllarda mutlaka zafer elde etmek niyetinde olduğunu gösteriyor. Benzer şekilde takım arkadaşı van der Poel de bu klasikte güçlü bir rakip konumunda bulunuyor.

Buna rağmen, Philipsen kendi yetkinliğine ve kaotik yarış koşullarında kendi avantajlarını kullanabilme kabiliyetine güveniyor. Klasik yolların İskoç taş zemininde dayanıklılık ve teknik beceri bileşiminin, yalnızca hız ve volte kabiliyet ile açıklanamayacak derinlikte bir anlayış gerektirdiğinin farkında olması, onun bu hedef doğrultusundaki ciddiyetini gösteriyor.

Gelecek Stratejisi

Alpecin-Deceuninck’teki konumu güvence altına alan Philipsen, gelecekte antrenman yöneliminin değişebileceğini ve volte yarışlarına daha fazla odaklanabileceğini ifade ediyor. Ancak şu an için, klasiklerin ruh halini, enerji düzeyini ve motivasyonunu korumasının kendisi açısından en uygun seçim olduğu kanaatindedir. Bu dönem, kariyer evresinde dönemsel zorlukları aşmak ve büyük hedeflere ulaşmak açısından kritik bir evre teşkil etmektedir.