Esila Özgürlüğüne Kavuştu: Fotoğraf Makinesini Geri Aldı, Diğer Öğrencilerin de Tahliye Olması İçin Çağrı

[Veloturk Gran Fondo Çeşme]

22 yaşındaki fotoğrafçılık öğrencisi Esila Ayık, 37 günlük tutukluluğun ardından 15 Mayıs 2025 tarihinde özgürlüğüne kavuştu[6][7]. Belçika’nın Gent şehrinde eğitim gören Ayık, Kadıköy’de düzenlenen bir etkinlikte “Diktatör Erdoğan” pankartı tutması nedeniyle gözaltına alınmış ve ardından tutuklanmıştı[4].

Fotoğraf Makinesiyle Özgürlüğe

Bakırköy Cezaevi’nden tahliye olan Ayık’ı, arkadaşları ve ailesi duygusal anlarla karşıladı[7]. Tahliye sonrasında yapılan özel bir jeste, Esila’nın ailesi, arkadaşları ve öğretmenleri, onun fotoğraf makinesiyle hatıra fotoğrafı çektirdi[2]. Bu anlamlı hareket, genç öğrencinin tutkusu olan fotoğrafçılığa olan bağlılığını sembolize etti.

Sağlık Sorunlarıyla Geçen Tutukluluk Süreci

Ayık’ın tutukluluk süreci, ciddi sağlık sorunları nedeniyle endişe yarattı. Kronik kalp ve böbrek hastası olan genç öğrencinin, kalbinde aort damarıyla ilgili ciddi problemler bulunuyor[4]. Avukatı Ümit Özkan’ın açıklamalarına göre, Ayık’ın böbreğinde nefrotik sendrom hastalığı var ve vücudu böbreği yok etmek istiyor[4].

Aralık ayında Belçika’da kemoterapi tedavisi gören Ayık, düzenli olarak organ naklinde kullanılana benzer ilaçlar kullanıyor[4]. Tutukluluk sürecinde sağlık durumunun kötüye gittiği ve vücudunda ödemler oluştuğu belirtildi[4].

Gözaltı ve Tutuklama Süreci

8 Nisan tarihinde Kadıköy’deki Dayanışma Sahnesi etkinliğine fotoğraf çekmeye giden Ayık, bu fotoğrafları ödevinde kullanmak istiyordu[4]. Avukat Özkan’ın aktardığına göre, “Sonrasında bir hatıra fotoğrafı çektirmek için oradan bir pankartı kaldırıyor. Pankartta da ‘diktatör Erdoğan’ yazıyormuş. Ordan geçen bir polis memuru bunu fotoğraflıyor”[4].

Gece saat 01:00’de evine giden polisler, o sırada arkadaşında kalan Ayık’a telefonla ulaştı[4]. Konum atan genç öğrenci, pijamasıyla arkadaşının evinin önünden alındı ve tutuklandığı gün dahi pijamaları üzerindeydi[4].

Hukuki Süreç ve Tartışmalar

Avukat Ümit Özkan, “Diktatör Erdoğan” sloganının suç olmadığını vurgulayarak, Yargıtay 18. Ceza Dairesi’nin bu konuda “suç değildir, ağır eleştiridir” kararı verdiğini belirtti[4]. Kararda, siyasetçilerin bu tür ağır eleştirileri düzeltmek zorunda olduğu ifade edilmişti[4].

İlk Açıklama: “Gençleri Susturmayın”

Tahliye sonrasında konuşan Esila Ayık, “Biz gençlerin susturulmaması gerekiyor” mesajını verdi[7]. Genç öğrenci, “Adalete inancımı kaybetmedim, hayal kurmaya devam ettim” sözleriyle geleceğe umutla baktığını ifade etti[6]. Ayık ayrıca tek temennisinin diğer öğrencilerin de tahliye olması olduğunu belirtti[6].

Fotoğrafçılık Tutkusuna Geri Dönüş

Belçika’da fotoğrafçılık eğitimi alan Ayık için, fotoğraf makinesiyle yeniden bir araya gelmek özel bir anlam taşıyor. Genç öğrenci, akademik kariyerine ve sanatsal tutkusuna kaldığı yerden devam etme kararlılığını gösterdi. Arkadaşlarının ve ailesinin desteğiyle, hem sağlığını hem de eğitim hayatını yeniden rayına oturtmayı hedefliyor.