Çocuk istismarını açığa çıkaran psikolog Emine Gizem Çetiner beraat etti: Cesaret ödüllendirildi, haksızlığa susmayacağım

Psikolog ve çocuk hakları savunucusu Emine Gizem Çetiner, Şanlıurfa’da yaşanan bir çocuk istismarı vakasını kamuoyuyla paylaşması nedeniyle hakkında açılan davada beraat kararı aldı. Şanlıurfa 10’uncu Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen üçüncü duruşmada verilen karar, çocuk hakları mücadelesinde önemli bir emsal teşkil ediyor.

Davanın Arka Planı

Olay, iki yıl önce Şanlıurfa’da 14 yaşındaki bir kız çocuğunu cinsel istismara uğratan ve bu suçtan 8 yıl 4 ay hapis cezası alan 75 yaşındaki N.Y. isimli şahsın, aynı zamanda bir köyde muhtar olduğu bilgisinin sosyal medyada paylaşılmasıyla gündeme gelmişti. Psikolog Çetiner, bu istismar olayını ve failin muhtar kimliğini kamuoyuyla paylaşarak toplumsal farkındalık oluşturmaya çalışmıştı.

Ancak bu cesur duruş, beklenmedik bir şekilde Çetiner’in aleyhine dönmüş ve istismar failinin şikayeti üzerine “kişisel verileri yayma” suçlamasıyla hakkında dava açılmıştı. Bu durum, çocuk haklarını savunan kişilerin karşılaştığı hukuki riskleri ve susturulma girişimlerini bir kez daha gözler önüne sermişti.

Mahkeme Süreci ve Beraat Kararı

Çetiner’in yargılandığı dava, toplumun çeşitli kesimlerinden destek görmüş ve çocuk hakları alanında çalışan pek çok sivil toplum kuruluşu sürecin yakından takipçisi olmuştu. Üç duruşma boyunca devam eden yargılama süreci, nihayet bugün beraat kararıyla sonuçlandı.

Mahkemenin verdiği beraat kararı, çocuk istismarı vakalarının kamuoyuyla paylaşılmasının bir suç unsuru oluşturmadığını teyit ederken, toplumsal vicdanın da haklı çıktığı bir an oldu. Çetiner, mahkeme salonunda kendisini yalnız bırakmayan avukatları ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bu zaferi paylaştı.

Çetiner’in İlk Tepkisi

Beraat kararının ardından açıklama yapan Emine Gizem Çetiner, duygularını şu sözlerle ifade etti: “Çok mutluyum, cesaretin ödüllendirildiği arsızlığın cezalandırıldığı bir gün oldu. Beraat almam benim çocuk hakları noktasında daha da güçlü mücadele edeceğim anlamına geliyor.”

Çetiner, davanın kendisi için sadece hukuki bir mücadeleden ibaret olmadığını, aynı zamanda rahmetli babası için de verdiği bir savaş olduğunu vurguladı. Yas süreci ile mücadele sürecini bir arada yürüttüğünü belirten Çetiner, babasının istediği çerçevede cesur, çocuk ve insan haklarına saygılı bir birey olmaya devam edeceğini söyledi.

Hukuki Sürecin Devamı

Ancak Çetiner için mücadele henüz tam anlamıyla sona ermedi. İstismar suçlusu muhtarın, Çetiner’e karşı açtığı tazminat davası Eylül ayında görülecek. Bu dava, çocuk istismarı mağdurlarının ve onların savunucularının karşılaştığı çok katmanlı hukuki süreçlerin bir göstergesi olarak karşımızda duruyor.

Türkiye’de Çocuk İstismarı Gerçeği

Bu dava, Türkiye’de çocuk istismarı vakalarının görünürlüğü ve bu konuda konuşanların karşılaştığı zorluklar açısından önemli bir örnek oluşturuyor. Çocuk hakları savunucuları, istismar vakalarını açığa çıkaranların cezalandırılmak istenmesinin toplumsal bir sorun olduğuna dikkat çekiyor.

Çetiner vakası, aynı zamanda çocuk koruma sistemindeki boşlukları ve istismar faillerinin toplumsal konumlarını kullanarak nasıl korunmaya çalıştıklarını gözler önüne seriyor. Bir muhtar gibi toplumda saygın sayılabilecek konumlardaki kişilerin işledikleri suçların açığa çıkarılması, toplumsal tabuları kırmak ve gerçek adaleti sağlamak adına kritik önem taşıyor.

Toplumsal Etki ve Önem

Bu davanın sonucu, benzer durumlarla karşılaşan diğer çocuk hakları savunucuları için de emsal teşkil edecek nitelikte. Çetiner’in beraati, çocuk istismarıyla mücadele eden kişilerin susturulmasına karşı önemli bir kazanım olarak değerlendiriliyor.

Sivil toplum kuruluşları, bu kararın çocuk haklarını koruma mücadelesinde bir dönüm noktası olabileceğini ve benzer vakalarda kamuoyunu bilgilendirme cesaretinin artacağını umut ediyor. Çetiner’in kararlı duruşu ve aldığı beraat kararı, toplumsal vicdanın ve hukuk sisteminin doğru işlediği nadir anlardan biri olarak kayıtlara geçti.

İleriye Dönük Perspektif

Çetiner, beraat kararının ardından yaptığı açıklamada, çocuk hakları mücadelesini daha güçlü bir şekilde sürdüreceğini vurguladı. “Haksızlığa susmayacağım” mesajını veren Çetiner, toplumu çocuk istismarı konusunda duyarlı olmaya davet etmeye devam edeceğini belirtti.

Bu dava, Türkiye’de çocuk koruma sisteminin güçlendirilmesi ve istismar vakalarının açığa çıkarılmasında toplumsal desteğin önemi konularında önemli dersler içeriyor. Çetiner’in mücadelesi, sadece kendisi için değil, tüm çocuklar ve onların haklarını savunan herkes için verilen bir mücadele olarak tarihe geçti.